ISO 1940-2: Mekanik titreşim – Denge kalitesi gereklilikleri – Sözlük
Özet
ISO 1940-2, rotor dengeleme alanının tamamı için temel bir terminoloji standardı olarak hizmet vermektedir. Temel amacı, dengeleme kavramları, prosedürleri ve ekipmanları tartışılırken kullanılan terimleri tanımlamak ve standartlaştırmaktır. Bu standart, temel terimler için açık ve net tanımlar sağlayarak, mühendislerin, teknisyenlerin, üreticilerin ve müşterilerin hassas ve yanlış anlamalara mahal vermeden iletişim kurmalarını sağlar. ISO 1940-1 gibi diğer dengeleme standartlarını destekleyen temel bir "sözlük"tür.
Not: Bu standart resmi olarak ISO 21940-2 ile değiştirilmiştir, ancak tanımlanmış terimleri modern dengeleme sözlüğünün temeli olmaya devam etmektedir.
İçindekiler (Kavramsal Yapı)
Standart, terimlerin mantıksal kategorilere göre gruplandırıldığı kapsamlı bir sözlük şeklinde yapılandırılmıştır:
-
1. Kapsam:
Bu ilk bölüm, standardın tek amacını tanımlar: Rotor dengeleme alanı için açık, net ve uluslararası kabul görmüş bir sözlük oluşturmak. Tanımlanan terimlerin, yanlış anlamaları önlemek için mühendislik, imalat, kalite kontrol ve teknik iletişimde kullanılmak üzere tasarlandığını açıklar. Standart, ortak bir dil oluşturarak küresel ticareti ve iş birliğini kolaylaştırır ve "dinamik dengesizlik" gibi bir terimin Almanya, Japonya veya Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bir mühendis tarafından kullanılması durumunda bile aynı anlama sahip olmasını sağlar.
-
2. Rotorla İlgili Terimler:
Bu bölüm, dengede olan fiziksel nesneyi tanımlar. Bir nesnenin resmi tanımını sağlar. Rotor sabit bir eksen etrafında dönebilen bir gövde olarak. Daha da önemlisi, bir gövde ile bir gövde arasındaki kritik ayrımı ortaya koyar. Sert Rotor ve bir Esnek RotorRijit rotor, dengesizliği herhangi iki rastgele düzlemde düzeltilebilen ve düzeltmeden sonra kalan dengesizliğin maksimum servis hızına kadar hiçbir hızda önemli ölçüde değişmediği bir rotor olarak tanımlanır. Buna karşılık, esnek rotor, servis hızında elastik olarak deforme olan ve dengesizlik durumunun servis hızında veya yakınında ikiden fazla düzlemde düzeltilmesi gereken bir rotor olarak tanımlanır. Bu ayrım, tüm dengeleme prosedürünü, gerekli ekipmanı ve görevin karmaşıklığını belirlediği için tüm dengelemede en önemli ayrımdır.
-
3. Dengesizlikle İlgili Terimler:
Bu temel bölüm, dengelemenin düzeltmeyi amaçladığı durum için fizik tabanlı tanımlar sağlar. Dengesizlik Bir rotorun ana atalet ekseninin dönme ekseniyle çakışmadığı durum olarak tanımlanır. Bu hizalama bozukluğu, merkezkaç kuvvetine ve dolayısıyla titreşime neden olur. Standart, üç farklı dengesizlik türünü tanımlar:
- Statik Dengesizlik: Ana atalet ekseninin dönme eksenine paralel olarak yer değiştirdiği durum. Tek bir "ağır nokta"dan kaynaklanır ve rotorun bıçak sırtı pozisyonuna getirilerek tespit edilebilir; rotor bu pozisyonda dibe doğru yuvarlanır. Yataklarda eş fazlı titreşime neden olur.
- Çift Dengesizliği: Rotorun ağırlık merkezinde, ana atalet ekseninin dönme ekseniyle kesiştiği durum. İki farklı düzlemde eşit ve zıt iki ağır noktanın "yalpalama" veya sallanma hareketi oluşturmasıyla oluşur. Yalnızca rotor dönerken tespit edilebilir ve yataklarda faz dışı titreşime neden olur.
- Dinamik Dengesizlik: En yaygın durum, ana atalet ekseninin dönme eksenine paralel olmadığı veya dönme eksenini kesmediği durumdur. Statik ve çift dengesizliğin bir birleşimidir.
Bu bölüm ayrıca şunları tanımlar: Kalan Dengesizlik dengeleme işlemi tamamlandıktan sonra geriye kalan küçük miktardaki dengesizliktir.
-
4. Dengeleme Sürecine İlişkin Terimler:
Bu bölüm, dengeleme prosedürünün gerçekleştirilmesinde yer alan eylemleri ve bileşenleri tanımlar. Resmen tanımlar: Dengeleme Bir rotorun kütle dağılımının kontrol edildiği ve gerekirse, kalan dengesizliğin belirli bir tolerans dahilinde olduğundan emin olmak için ayarlandığı süreç olarak tanımlanmaktadır. Ardından, temel fiziksel ve prosedürel unsurları tanımlar:
- Düzeltme Düzlemi: Dengesizliği düzeltmek için kütle eklenen veya çıkarılan, rotor eksenine dik bir düzlem.
- Düzeltme Kütlesi: Düzeltme düzlemi içerisinde belirli bir yarıçap ve açıda rotora eklenen veya rotordan çıkarılan gerçek kütle (örneğin bir çelik ağırlık).
- Tek Düzlem (Statik) Dengeleme: Genellikle tek bir düzeltme düzleminde gerçekleştirilen, yalnızca dengesizliğin statik bileşenini düzelten bir prosedür.
- İki Düzlemli (Dinamik) Dengeleme: En az iki ayrı düzeltme düzleminde ayarlamalar yaparak hem statik hem de çift dengesizliğini düzelten bir işlemdir.
-
5. Dengeleme Makineleri ile İlgili Terimler:
Bu son bölüm, dengeleme görevini gerçekleştirmek için kullanılan ekipmanı tanımlar. Bir tanım sağlar. Dengeleme Makinesi Rotordaki dengesizliği ölçerek kütle dağılımının düzeltilmesini sağlayan bir cihaz olarak tanımlanmaktadır. Ardından, süspansiyon özelliklerine göre iki temel türü tanımlamaktadır:
- Yumuşak Yataklı Dengeleme Makinesi: En azından yatay yönde oldukça esnek bir süspansiyon sistemine sahip bir makine. Rotor, süspansiyonun doğal frekansının çok üzerinde bir hızda çalıştırılır ve makine, rotorun fiziksel yer değiştirmesini ölçer. Bu makineler, her bir rotor geometrisi için ayrı ayrı kalibre edilmelidir.
- Sert Yataklı Dengeleme Makinesi: Çok sert bir süspansiyon sistemine sahip bir makine. Rotor, süspansiyonun doğal frekansının çok altında bir hızda çalışır ve makinenin sensörleri, dengesizliğin ürettiği merkezkaç kuvvetlerini ölçer. Bu makineler sürekli olarak kalibre edilir ve rotora özgü kalibrasyon olmadan çok çeşitli rotorları ölçebilir, bu da onları modern endüstride çok daha yaygın hale getirir.
Temel Kavramlar
- Netlik ve Tutarlılık: Asıl amaç belirsizliği ortadan kaldırmaktır. Bir standart veya müşteri "dinamik dengesizlik" belirttiğinde, bu belge herkesin bunun ne anlama geldiğini aynı ve kesin bir şekilde anlamasını sağlar.
- Diğer Standartların Temeli: Bu sözlük, diğer tüm önemli dengeleme standartlarında (toleranslar, makineler ve prosedürler gibi) kullanılan dildir ve bu da onu vazgeçilmez bir yardımcı belge haline getirir.
- Teknik Hassasiyet: Tanımlar teknik olarak kesindir, çoğunlukla dönen cisimlerin fiziğine dayanır, bu da bunların sağlam olmasını ve karmaşık mühendislik analizlerine uygulanabilir olmasını sağlar.